HZ. SÜLEYMAN’IN (A.S.) ADALETİ
Allah, Hz. Dâvûd gibi Hz. Süleyman’ı -aleyhisselam- da peygamberlik, hükümdarlık, hikmet ve ilimle donatmış, saltanatı ve nübüvveti onların şahsında toplamıştır (el-Bakara 2/251; el-Enbiyâ 21/79; en-Neml 27/15; Sâd 38/35-38). Ancak Hz. Süleyman’ın -aleyhisselam- olayları değerlendirme ve problemleri çözme kabiliyeti babasından daha üstündür. Bunun Kur’an’da atıf yapılan bir örneği (el-Enbiyâ 21/78-79) şöyle anlatılmaktadır: Bir koyun sürüsü geceleyin bir ekin tarlasına girip zarara yol açar. Ekin sahibi ile sürü sahipleri arasındaki davada hâkimlik yapan Hz. Dâvûd ve Süleyman -aleyhisselam- farklı kararlar verirler. Hz. Dâvûd koyunların ekin sahibine tazminat olarak verilmesine hükmeder, oğlu Hz. Süleyman -aleyhisselam- ise şu hükme varır: Ekin tarlası sürü sahiplerine verilmeli, onlar ziyandan önceki haline gelinceye kadar tarlanın bakımını üstlenmelidir. Koyunlar da tarla sahibine verilmeli, tarlası eski bakımlı haline gelinceye kadar bu koyunların sütünden, yününden ve yavrularından yararlandırılmalıdır. Hz. Dâvûd oğlunun bu ictihadını beğenerek kendi görüşünden vazgeçer. (Taberî, Câmiʿu’l-beyân, X, 50-54; Sa‘lebî, s. 289) Hz. Süleyman’ın mesele çözmedeki maharetine ve kararlarındaki isabete örnek olarak aynı çocuğu sahiplenen iki kadın olayı hadislerde de yer almaktadır. (Tecrid Tercemesi, IX, 158-162)